İlk distopya anlatılarından Doktor Ox Deneyi, Jules Verne’nin en ilginç ve ayrıksı romanlarından biridir. Verne Flandre’da, hayali Quiquendone kentinden bir hikaye anlatır. Kent hayali, olmakla beraber Belçika-Flaman ve Hollanda olarak adlandırabileceğimiz Flandre’ye dönük çok gerçekçi bir hikaye anlatır. Quiquendone kentnin sakin, ölçülü, tutumlu ve ağırkanlı insanları yüzyıllardır hiçbir konuda aşırılığa kaçmadan, herhangiaşırı bir duygu belirtisi...
Son Yazılar:
György Lukács’ta Devrimci Öznelliğin Marksizmi
Korku komedisi “The Menu” gurmece züppeliği irdeliyor
DÜNÜ, BUGÜNÜ, YARINIYLA AİLE
An Olarak Sahne, Hafıza Olarak Sinema: İki Aracın Ayrışan Estetiği
Masalların ve rüyaların yönetmeni: Leos Carax
Resim sanatının sokak çocuğu Rulez Duande Galeri’de
VEYSEL BATMAZ YOUTUBE KANALINDA ARİF DİRLİK’İ ANLATIYOR…
Kum Saatleri (Öykü)
ŞİİRDEN TABLOYA YANSIYAN “SİS”Lİ BİR BAKIŞ
İsla-Rokoko: Bir Çöküş Estetiği
Paul Tillich: Kategorilerin Ötesinde Bir Adam
Sineklerin Tanrısı: Güç Mücadelesinin ve Medeniyetin Kırılganlığının Alegorisi
Peki Amerika’daki Madun Konuşabilir mi? Kurtlarla Dans Filmi Üzerine Notlar
DÜNYA İŞÇİLERİNİN GENERALİ FRİEDRİCH ENGELS
Hepimiz o yırtıktan düşüverdik Yeraltı’na!
Abbas Kairostami: İslam Cumhuriyeti’nin Caudine Çatalları Altında Bir Kaleydoskop
Bir Parasız Yatılının Kuşatması
ARTANKARA 2024 ULUSLARASI ÇAĞDAŞ SANAT FUARI: BİR ELEŞTİRİ
Dil ve Kültürün Ayrılmazlığı: Speak No Evil
Yazar: $ s (Ali Şimşek)
PANORAMA YA DA MANZARANIN KEŞFİ
Modernliğimizi ve estetiğimizi bir tarafıyla “manzaranın icadı”na borçluyuz. Yani doğanın, uzamın insani bir duygulanımın konakladığı bir coğrafyaya dönüşmesini kastediyorum. Alegoriden, tanrılardan ve de mitolojiden yavaş yavaş kurtulan ve melankolinin, lirizmin ve hazzın alanına dönüşen dağlar, kırlar, evler, tarlalar, kuşlar, ışıldayan çimenler, dalgalanan denizler ve hüzünlü günbatımlarından söz ediyorum… Buna 16. yüzyılın yükselen burjuvazisinin mülkiyet ve...
Hoş geldin JOHN RUSKIN
Yayıncılığımızdaki son yıllarda sevindirici olaylardan biri de John Ruskin yapıtlarının Türkçeye kazandırılmasıdır. Ruskin’in Türkçe’deki ilk kitabı farklı yayınevleri tarafından bastırılan Susam ve Zambaklar’dı. Arkasından Corpus Yayınları’nın benim editörlüğümde derlenen iki ciltlik Belleğin Lambası ve Sanat Üzerine Dersler yayınlandı. Bu iki cilt Ruskin’in farklı kitaplarındaki özellikle sanat üzerine yazılarından yapılmış en geniş derleme oldu. Dina Birch’in...
İncinmenin ve İsyanın Şiiri: Joker
Son yıllarda gerek Hollywood filmleri ya da Netflix-HBO yapımlarındaki film ve dizilerde yoğun bir anarşizm görmek mümkün. Buradaki en önemli başlangıçlardan biri, bugün kült olmuş Chuck Palahniuk’un Dövüş Kulübü romanı ve David Fincher’in 1999’da sinemaya uyarladığı filmiydi. Dövüş Kulübü, hayatı plazalarda geçen, bütün maaşını “Tv” ve “IKEA” taksitleriyle kredi kartlarına yatıran bir beyaz yakalının, şirket...
Semih Kaplanoğlu ve Bağlılık Aslı: İdeolojiye Kurban Bir Film
Sinemamızın en güdük kalmış alanlarından birini orta sınıfları görmek oluşturuyor. 1994’den itibaren Yengeç Sepeti, İklimler, Pandora’nın Kutusu’ndan Çoğunluk’a ve de Bulantı’ya birçok değerli deney olmakla beraber, bu filmlerin çoğu orta sınıfı “kasvetli” bir görüntüye indirgemekten kaçınamadılar. Durgun bir kadraj, karanlık bir ışık ve mutsuz neredeyse intihar edecek tiplemeler…. Bunu Zeki Demirkubuz’un son filmi Bunaltı üzerinden...
Sıradan Kahramanlar Süperlere Karşı: The Boys
Sonunda Süper Kahramanların da maskesi düşecekti. Bekliyorduk ama bu kadar acımasız değil elbette. Son 5 yıldır başta Netflix gibi yapımlarda gördüğümüz, kapitalizme, neo liberal piyasacılığa dönük eleştirileriyle solcu- anarşizan eğilim The Boys adlı dizi de tavan yapmış görünüyor. Evet; ilk sezonu yayınlanan The Boys gerçekten kurduğu dil ile bir “büyü bozumu” yapıyor; tam da Amrika’dan...
Kojin Karatani: “Mücadele için sermaye-ulus-devlet birlikte düşünülmeli”
Birgün, 7 Haziran 2009 Japon düşünür, edebiyat eleştirmeni ve felsefeci Kojin Karatini Metis Yayınları ve İstanbul Bilgi Üniversitesi’nin birlikte düzenlediği ve 3 Haziran’da yapılan ‘Sermaye-ulus-devletin ötesinde: Bastırılanın Geri Dönüşü’ konferansı dolayısıyla Türkiye’deydi. Son yılların etkileyici sol düşünürlerinden olan Karatani, 1941’de Japonya, Amagasaki’de doğdu. Tokyo Üniversitesi’nde iktisat alanında lisans eğitimi aldıktan sonra, İngiliz edebiyatı alanında master...
Chernobyl: Soğuk Estetik “Sıcak” Yenir!
1945 sonrasının hayaletidir. Sovyetler (CCCP)… İkinci Dünya Savaşı bitmiş ve dünya Berlin’den ortaya ayrılmıştır. Savaşda en çok can vermiş (20 milyon küsur) bir ülke, yorgun düşmesine rağmen savaşın en büyük galibi olmuştur aslında. Neredeyse teslim olmasına rağmen Hiroşima’ya ve Nagazaki’ye atılan atom bombasının muhatabı da Sovyetlerdir aslında unutuluyor. Bildiğimiz anlamda Soğuk Savaş başlamıştır artık. Savaşta...
Hangimiz Yemedik O Tokadı?
Oysa çoğu zaman şeytanın da melek olduğunu unuturuz. Melek uçuşan kanatlarıyla hep iyidir sanki. Yunan mitolojisinden Semavi dinlere kanatlarıyla insan ve tannrı arasında bir yerde dururlar onlar. Yunan-Roma’da bir “muse” olarak kadındır melek. Ya da okuyla insanları sevdaya gark eden Eros gibi çocuk. Semavi dinler onları görev peşindeki erkeklere çevirir. İşte tokat bir tarafıyla o...
GAME OF THRONES: GOT’İĞİN BÜYÜK DÖNÜŞÜ
Gotik altın çağını yaşıyor. Ama yaygınlaştığı ve kelimeye ruhani anlamını verdiği anlamda değil elbette. Yani mimariden bahsediyoruz. Gotik, küçümseme ve ürpermeyle ve de korkuyla bahsedilen, savaşçı, Roma’nın uygarlığına direnen “barbar” Got kavmini adreslese de (bu Hunlar da olabilirdi), Hristiyan kiliselerinin temel formuna dönüşerek yaygınlaştı. Gotik mimari, uçan payandaları, kemerleri ve kaburga biçimindeki yüzeyleri ve en...