EK Dergi’nin Sayın Yetkilileri; Derginiz yazarlarından Emin Karaca’nın İthaki Yayınları’nca yayımlanan Kemal Tahir romanı Hür Şehrin İnsanları’ndaki düzelti yanlışlarını örneklediği ve kitabın künyesindeki düzeltmen olarak adımı mahkûm ettiği “Kemal Tahir’in Romanlarına Yapılır mı Bu?” başlıklı, 28 Temmuz 2020 tarihli yazısından çok geç haberim oldu. Üstelik yazının taşıdığı tarihten birkaç ay sonra, Emin Karaca aramızdan...
Son Yazılar:
Korku komedisi “The Menu” gurmece züppeliği irdeliyor
DÜNÜ, BUGÜNÜ, YARINIYLA AİLE
An Olarak Sahne, Hafıza Olarak Sinema: İki Aracın Ayrışan Estetiği
Masalların ve rüyaların yönetmeni: Leos Carax
Resim sanatının sokak çocuğu Rulez Duande Galeri’de
VEYSEL BATMAZ YOUTUBE KANALINDA ARİF DİRLİK’İ ANLATIYOR…
Kum Saatleri (Öykü)
ŞİİRDEN TABLOYA YANSIYAN “SİS”Lİ BİR BAKIŞ
İsla-Rokoko: Bir Çöküş Estetiği
Paul Tillich: Kategorilerin Ötesinde Bir Adam
Sineklerin Tanrısı: Güç Mücadelesinin ve Medeniyetin Kırılganlığının Alegorisi
Peki Amerika’daki Madun Konuşabilir mi? Kurtlarla Dans Filmi Üzerine Notlar
DÜNYA İŞÇİLERİNİN GENERALİ FRİEDRİCH ENGELS
Hepimiz o yırtıktan düşüverdik Yeraltı’na!
Abbas Kairostami: İslam Cumhuriyeti’nin Caudine Çatalları Altında Bir Kaleydoskop
Bir Parasız Yatılının Kuşatması
ARTANKARA 2024 ULUSLARASI ÇAĞDAŞ SANAT FUARI: BİR ELEŞTİRİ
Dil ve Kültürün Ayrılmazlığı: Speak No Evil
Bir “Yabancı”nın Sosyal İntiharı
Kategori: Polemik
SOLDA “İLKLER” YARIŞI…
MUZAFFER ERDOST RAHMETLİNİN ARDINDAN… Ülkemizin burjuva toplumunda, hele onların “hot” sosyetesinde; her olayda önde görünmek, “ilk olmak” neredeyse bir hobi halindedir. Mevsimin moda kıyafetini “ilk” giymiş olmak, sezonun ilk “garden partisi”ni vermek, hele hele “sanat” söz konusu ise, ilk “CD’yi çıkarmak, “ilk” sergisini açmak gibi ilkler yarışında burjuva sosyetesinde neredeyse “kan gövdeyi götürür.”...
SUÇLU BULUNDU: EVLİYAZÂDELER!
İlkinin adı, ikincisinin soyadı “Yalçın”, ilki “Prof.” titrli bir “âlim”, ikincisi “gazeteci” olan iki yazar; aydınların ve kamuoyunun kafasını karıştırmaya devam ediyor. Birincisi, yıllar önce Türkiye üzerine tezler ortaya attı. Ardından Aydın üzerine… 1980’lerin ortasında “Kürt sorunu” dayatınca Kürtleri keşfetti. Onların gerilla harbini, partilerini, partilerinin liderini büyük bir coşkuyla, sempatiyle selamlayan yazılar, kitaplar yazmaya başladı...
Faşizm sadece antikomünizm midir? : Orhan Koçak’a yanıt
Orhan Koçak, son kitabım “Antikomünizm, Ülkücü Hareket, Türkeş Türkiye ve Soğuk Savaş”la ilgili bir eleştiri/polemik yazısı yazmış. Ben de bu yazıda, Koçak’ın kitaba yönelik eleştirilerine yanıtlar verecek ve polemik konusu yaptığı hususlar üzerindeki düşüncelerimi dile getireceğim. *** Koçak, yazısının ana fikrini yazının adı yapmış ve “Faşizm sadece antikomünizm midir?” diye sormuş. Yazının ilk cümlesinde de...
Step by Step: Ulaşılamayan Sanat
Ben Marmara GSF’de Fotoğraf bölümü son sınıf öğrencisiyim. Sanat alanı içinde izleyici ve üretici olmaya çalışan, bunu yaparken düşünsel, bedensel, entelektüel emek süreçlerini kendi nezdimde gözetmeye çalışan sıradan biriyim. Sizinle paylaşmak istediğim mesele, sizin de yakın zamanda takip ettiğinizi düşündüğüm Step İstanbul Projesi ile ilgili. Küçük görünse de hepimizin problemi olduğuna inandığım bir sıkıntıyı paylaşmak...
DOKTOR NECMİ’NİN ZAPTEDİLEMEZ YÜKSELİŞ KAVGALARI
İster işin eser üreten, ister sergi ve kavram yaratan kısmında olsun, sanat dünyasında bakış açısı kuranlar, düşünce geliştirenler, beyin fırtınası ortamı oluşturanlar, akım kurgulayanlar, resmine yoğunlaşanlar, kavramlar arasında kaybolanlar, geleceği bekleyenler, müze kuranlar, yeni dünyalar hayal edenler vardır. Bir de sanat ortamımızda -ender de olsa- farklı yapıda bazı insanlar vardır. Sadece para peşinde koşup imaj...
Çağdaş Sanatı Anlamak
Fransız Kültür Bakanlığına bağlı 23 bölgenin Çağdaş Sanat müzeleri ve fon’u; şimdiye dek 5700 sanatçıdan satın alınan 30.000 eser, her yı 500 sergi, 1300 action, tartışma ve “şamata” benim değişimle! Blog’da “Öttüğüm Düdük” te Frac’ı anlatmıştım; hiçbir ön yargı gütmeden satın alınan contemporary eserlerin depolarda “autodetruction” la eriyip, yapışıp yok olurken; mediatik anlamda kimsenin bunu...
Bir Polemik: Sığınaktan Çıkanlar…
Bu, polemiğe indirgenemeyecek bir polemik yazısıdır. Üzerinde durulacak yazı şudur: http://t24.com.tr/yazarlar/hakan-aksay/kabasiniz-kaygisizsiniz-saygisizsiniz-densizsiniz-ozensizsiniz-hayat-size-guzel,20607 Bahse konu yazının ilk cümlesi belki farklı gerekçelerle ve farklı öznelere karşı olsa da aynen paylaştığım bir cümle. Ben de o bu yazıya o cümleyle girmek istiyorum: Kişisel konforun ve muğlak ruh sağlığı endişesinin savunusu dışında o çokça dillerde gezinen halka dair izahları bulunmayanlar,...
SABAH SABAH BÜLENT ORTAÇGİL ve DİĞERLERİ
Hatırlayanlar olacaktır, Akp ve Cemaat ittifakının en güçlü olduğu ve Ergenekon tertibi ile onlardan olmayan tüm toplumsal kesimlerin gündüz gözü ile kâbus gördükleri yıllarda; solda olan, solcu bilinen figürler, Zaman gazetesinde sık sık ağırlanıyor, yetenekli muhabirler aracılığı ile bunların ağzından “işe yarar” laflar alınıp okura sunuluyordu. Bunların arasında, sola dönük eleştiriler, içsel öz kritikler, sözde...
RESMİ EDEBİYATIN YAYIN ORGANI: VARLIK DERGİSİ
Kültür Edebiyat Dergisi Varlık Temmuz 2018 sayısında 85. yaşını kutluyor. Oldukça uzun bir süre, özellikle de bir edebiyat yayını için. Dergi uzun bir bölümü bu kutlamaya ayırmış. Tam 25 yazar Varlık serüvenini anlatıyor. Hepsini didik didik okudum. Neredeyse hepsi dergiyle olan kişisel macerasından söz ediyor. Dergiyi övüyor, hatta ululuyor. Neredeyse Cumhuriyet’le yaşıt ve neredeyse dokunulmaz...