Çeviri: Ümid Gurbanov

Twitter: http://twitter.com/umidgurbanov Blog: http://birnevidipnot.blogspot.com Facebook: https://www.facebook.com/birnevidipnot Vimeo: https://vimeo.com/umidgurbanov

 

Bilindiği üzere bu film, Pasoli’ninin son filmidir; filmin yayınlanmasından sonra Pasolini öldürülmüştür. Film ile bağlantılı olduğu söylense de, Pasolini’nin hayatına dair başka ayrıntıların da buna sebep olmuş olabileceği düşünülmektedir. Bu filmi ilk izlediğimde, aslında izlediğim bir şeyden pek etkilenen biri olmamama ve hatta Marquis de Sade sevmeme rağmen rahatsız olmuştum. Ortada bir grup çocuğa yapılan işkence ve istimarın ötesinde beni rahatsız eden bir şeyler vardı. Bir gücün (iktidarın) birilerine istediğini yapabiliyor olma fikri beni boğmuştu. İşte Pasolini de tam olarak bunu amaçlamış aslında filmde. İktidarın insan vücuduna nasıl boyun eğdirdiğini, kültürleri yıktığını, insanı yönettiğini anlatmış. Filmin temeli, bu ve benzeri fikirlerin bir araya gelmesinden, özellikle de 1944 olaylarından, yani faşizmin yükselişinde iktidarın insanı ezişinden oluşmuştur. “Hiçbir şey için umut beslememeliyiz.” diyor Pasolini, “Umut, siyasi partilerin üyelerini elde tutmak için icat ettikleri korkunç bir şeydir.” Filmin kamera arkası görüntülerini ve daha sonra Pasolini ile film hakkında yapılan bir röportajı içeren bu kayıt, 2002 yapımı “Salò d’hier à aujourd’hui” (Salo: Dün ve Bugün) adlı belgeselin ilk yarısından alınmıştır: http://www.imdb.com/title/tt1366717/ Diğer yarısında oyuncularla, yorumcularla, film ekibiyle yapılan röportajlar bulunduğu için şimdilik çevirme gereği duymadım, belki ilerleyen dönemlerde ikinci bölümü olarak çevirir koyarım, kim bilir! Her neyse, ilk defa bu kadar uzun bir açıklama yazıyorum. Hepiniz esen kalın; yeni yıl hiçbir şeyi değiştirmeyecek, ama yeni bir şeye başlıyor izlenimi bizleri birkaç gün mutlu etmeye yetecektir.

HİÇ BİR ADIMI KAÇIRMAYIN

EK Dergi Mail Bültenine Katıl