Çarşafları Yıkadım
Elma kokana kadar
yıkadım çarşafları
bisikletlerimiz hâlâ bodrumdaydı.
Bir elbiseyi astım ve
süzüldüm içine
bir müzisyen gibi neredeyse.
Ve çaresizlik soluklanıyordu gölümün suyu üstünde
ve odalarım sevgiyle esnetilmişti
kendi dünyamda.
Buralara bir uçak düşmüştü ve
yolcuların gözleri güzelliklerine yas tutmayan
yıldızlar gibiydi.
En güzel eşyalar sürüklendi odanın içinde,
ben en tuhaf yürüyüşümü zorladım
içimde baştan aşağı.
Yukarılara, ta çimenliklerin sonuna kadar
inekler şefkatle gezindi ve inekler şefkatle gezindi
derinliklerinde meranın.
İşte o zaman alarm çalmaya başladı
ve borular patladı
Tanrı’nın Unuttuğu Ev’de.
Ben bir nota kâğıdıydım handiyse
sen güya, neredeyse
beni aramayı düşünüyordun o zaman.
Benim gücenik çivi kakmalı pabuçlarım birdenbire
tavşan kulaklı
pembe terliklere dönüşüverdi.
Uzaklarda
evden çok uzakta
beni yürekten seven
biri var.
Ve hiç komik değil
benim böyle dalga geçmem
çok üzgün olduğum halde.
Artık Sevgililer Terk Etti
Artık Sevgililer
evi terk etti
birer birer
çocuklar artık
ağaçlara tırmanmayı
ve nazik olmayı öğrendi
şimdi her şey güzel
gök kubbenin altında
Baba’nın Eskimo kulübesinde
sevgili yol arkadaşım
şimdi kıyafetlerimizi yıkadık
birer birer
aşk mektuplarımıza adreslerini yazdık
ve uzandık
birer birer
çektik battaniyeleri dizlerimize
Ben Bu Dünyadan Gitmek İstemiyorum
Ben bu dünyadan gitmek istemiyorum.
Dünyanın benden gitmesini istemiyorum.
Demokraside yaşıyoruz. Oylayalım,
Dünya’da yaşayanlar beni vermeyi reddetsinler.
Önerim kabul edilmezse şayet huzurlarınızda talep ederim ki
Ölüler Ülkesi elçiliği derhal devreye girmeli
ve duruşmalarıma katılmalıdır.
Cezamı doğduğum topraklarda
çekmek istiyorum ben.
Benİmle Yaşıt Pek Çok Kadın
Benimle yaşıt pek çok kadının
benden daha az nedeni var kendilerini sevmek için
yine de başkalarını buna zorlarlar
ne güzel ne de üretken oldukları halde.
Dıgıdık dıgıdık.
Belki o kadar saçma değildir sonuçta
bitkisel boya kullanmak.
Spor yapmak da iyi, özellikle beyin için.
Duygularını çini boyamada ifade etmek,
böylece aynı anda bir sürü şey elde edersin
eve karakter katan
Gurur duyulacak bir şey ne de olsa.
Dıgıdık dıgıdık.
Sizlanip Durma!
Sızlanıp durma!
Dişini sık!
Kaşlarını al!
Kirpiklerini uzat!
Antenlerini kısalt!
Saçını topla!
Burun deliklerini temizle!
Bıyıkları tıraşla!
Sakinleştirici bir şeyler at ağzına!
İradesiz aptallar gibi oturma orada
yalnız ve bencilce, ağlama
daha fazla!
Ve Eşler, Evet, Şu Dans Eden Kadinlar
Ve eşler, evet, dans ediyorlar
müziğe yetenekliler
ve operasyon geçirdiler
her zaman genç kalacak onlar
dans ettikleri
müziğe yetenekli oldukları
ve operasyon geçirdikleri için.
Çok Gayretli Bir Harf Yazarıyım
Çok gayretli bir harf yazarıyım ben
ve İsveç diline hâkimiyetim müthiştir
tıpkı İngilizceye, Almancaya ve Fransızcaya olduğu gibi
kelimeleri istifleme konusunda iyi eğitildim
kaç hece yaladığımı hatırlamıyorum
yaladım ve yalayarak kapattım, yerleştirdim bu daracık çatlaklara
Dünya’ya doğru
Eğer ulaşmaya çalışıyorsam Dünya’ya
Dünya’yı görmek istediğim içindir
(ve Dünya’nın da beni görmesini istediğim için)
Bilmiyorum, şimdiye kadar kaç kez
kalktığımı ve yüzümü toparlamak için
küçük, minik teyellerle tutturduğumu (dikiş ipi fazla kalın)
“şimdi yeni bir gün başlıyor paylaşmak için
kendini kendi evinde hissetmek için”
bütün yüzlerimi birbirine tutturuyorum
gören gözlerimi ve görmeyen gözlerimi ekliyorum
ihtiyaca göre
o zaman yer de ulaşıyor bana
Geceler Gittikçe Büyüdü
Geceler gittikçe büyüdü
ve büyümeye devam ediyor
yakında yer kalmayacak onlara
artık kafamın içinde
epey önceydi
çocuklar irtibatı kesmemişti o zaman
epey önceleri
ben kötü
ve çok ayrıcalıklı bir çocuktum
ebeveynlerimin kırmızı tuğlalı evinde
dokunduğum her şey
başka birine aitti
yine de anne ve babam
kanaat getirmişti
beni sevdiklerine
(*) Şair Kristina Lugn, 1948’de İsveç’te doğdu. 1972’de ilk kitabı If I Don’t yayımlandı. 1983’te yayımlanan kitabı Looking for Aquanintence with Older Educated Gentelman İsveç’in en çok okunan kitabı oldu. Şiirleri, çağdaş yaşamın saçma, karmaşık, her günkü sorunlarını ironik bir dille anlatır. Bu şiirler; şairin 2003 yılında yayımlanan kitabı Bye bye, have a good time!’dan seçildi. Lugn, İsveç Akademisi’nin üyesidir.
İsveççeden İngilizceye çeviri: Malena Mörling ve Jonas Ellerström
İngilizceden Türkçeye çeviri: Elif Firuzi