Bartu Ben, televizyon reklamları arasında gösterilen berbat diziler tarihimizde hem derdi hem de konuyu işleyişi ile farklı bir yerde duruyor. Dizinin bir platform dizisi olması otosansürden fersah fersah uzakta olmasına, şimdiye dek herhangi bir yerli yapımda görmediğimiz sahneleri izlememize de olanak sağlıyor. Türkiyeli bir dizi karakterinin 31 çektiğini, nihayet 2018 yılının sonlarına doğru görebiliyoruz. Elbette...
Son Yazılar:
Korku komedisi “The Menu” gurmece züppeliği irdeliyor
DÜNÜ, BUGÜNÜ, YARINIYLA AİLE
An Olarak Sahne, Hafıza Olarak Sinema: İki Aracın Ayrışan Estetiği
Masalların ve rüyaların yönetmeni: Leos Carax
Resim sanatının sokak çocuğu Rulez Duande Galeri’de
VEYSEL BATMAZ YOUTUBE KANALINDA ARİF DİRLİK’İ ANLATIYOR…
Kum Saatleri (Öykü)
ŞİİRDEN TABLOYA YANSIYAN “SİS”Lİ BİR BAKIŞ
İsla-Rokoko: Bir Çöküş Estetiği
Paul Tillich: Kategorilerin Ötesinde Bir Adam
Sineklerin Tanrısı: Güç Mücadelesinin ve Medeniyetin Kırılganlığının Alegorisi
Peki Amerika’daki Madun Konuşabilir mi? Kurtlarla Dans Filmi Üzerine Notlar
DÜNYA İŞÇİLERİNİN GENERALİ FRİEDRİCH ENGELS
Hepimiz o yırtıktan düşüverdik Yeraltı’na!
Abbas Kairostami: İslam Cumhuriyeti’nin Caudine Çatalları Altında Bir Kaleydoskop
Bir Parasız Yatılının Kuşatması
ARTANKARA 2024 ULUSLARASI ÇAĞDAŞ SANAT FUARI: BİR ELEŞTİRİ
Dil ve Kültürün Ayrılmazlığı: Speak No Evil
Bir “Yabancı”nın Sosyal İntiharı
Yazar: $ s (İnanç AVADİT)
Bir Yokluk Anlatısı Kelebekler
Kelebekler, hikayeleri en başta kesintiye uğramış, yoklukla başlamış üç kayıp kardeşin tanıtımları ile başlıyor: Karşısında eşi olmayan bir eş olan küçük kız kardeş; sanatla uğraşan ama yaptığı işte sanat olmayan ortanca erkek kardeş ve asla uzaya çıkamamış, uzaysız bir astronot olan büyük erkek kardeş. Kelebekler en başından en sonuna kadar tam anlamıyla yokluğun ve yoklukların...
Sartre Tipi Aydın’dan Panda Tipi Aydın’a…
Birkaç gündür Murat Belge’nin Türkiye Şiiri üzerine yaz(ama)dığı bir kitaba karşı yazılan yazıları okuyoruz. Henüz bu yazıların ateşi sönmeden, Belge’nin, Risk Altındaki Akademisyenler başvurusunda bulunduğunu ve kabul edilirse İngiltere’ye göç edeceğini okuduk. Ve doğal olarak hep birlikte güldük, eğlendik, neşelendik. Ama bunların altında artık anlamsızlaşmış olan öfkemiz yatıyor ki bu öfkenin sebebi de Belge’nin nasıl...
B. Sadık Albayrak, 2000’ler Şiiri ya da Şiir Nasıl Okunmamalı?
Albayrak 2000’ler şiirini okumaya başladığında ister istemez “şiir böyle okunmaz” demek zorunda kalıyorum. Şiirin teorik olarak okunmasının birden fazla yolu olduğunu biliyoruz. B. Sadık Albayrak’ın EK Dergi’de yayımlanan ve 2000’ler şiirini Cenk Gündoğdu’nun hazırladığı 2000’ler Şiiri Antolojisi üzerinden okumaya çalıştığı yazısı şu anda dolaşımda ve gündemde. Tepkiler “eleştiriye hasret kalışımız, aldığı tepkilerden belli” ile “şiir...