erkek insan değildir, erkek yapıdır kadın ayı terbiyecisi yılanlarımı şehre salıyorum gerçekliğin girdabında hayal ondan fazla yer kaplayamaz bacaklarımdan büyüyen ay elbise peygamberini örer kapı içeri doğru kapanır tilkilik döngüsünden kurtulma operasyonu etrafında dolandığı dansözler suçunu cüzdanından tavana asmıştır stratejilerini uzmanların belirlediği cinsler arasında sadakat yoktur aile korkakların ormanda yalnız kalamadığı çocuklu pusetlerin göbeğine...
Son Yazılar:
György Lukács’ta Devrimci Öznelliğin Marksizmi
Korku komedisi “The Menu” gurmece züppeliği irdeliyor
DÜNÜ, BUGÜNÜ, YARINIYLA AİLE
An Olarak Sahne, Hafıza Olarak Sinema: İki Aracın Ayrışan Estetiği
Masalların ve rüyaların yönetmeni: Leos Carax
Resim sanatının sokak çocuğu Rulez Duande Galeri’de
VEYSEL BATMAZ YOUTUBE KANALINDA ARİF DİRLİK’İ ANLATIYOR…
Kum Saatleri (Öykü)
ŞİİRDEN TABLOYA YANSIYAN “SİS”Lİ BİR BAKIŞ
İsla-Rokoko: Bir Çöküş Estetiği
Paul Tillich: Kategorilerin Ötesinde Bir Adam
Sineklerin Tanrısı: Güç Mücadelesinin ve Medeniyetin Kırılganlığının Alegorisi
Peki Amerika’daki Madun Konuşabilir mi? Kurtlarla Dans Filmi Üzerine Notlar
DÜNYA İŞÇİLERİNİN GENERALİ FRİEDRİCH ENGELS
Hepimiz o yırtıktan düşüverdik Yeraltı’na!
Abbas Kairostami: İslam Cumhuriyeti’nin Caudine Çatalları Altında Bir Kaleydoskop
Bir Parasız Yatılının Kuşatması
ARTANKARA 2024 ULUSLARASI ÇAĞDAŞ SANAT FUARI: BİR ELEŞTİRİ
Dil ve Kültürün Ayrılmazlığı: Speak No Evil
Yazar: $ s (Neslihan Yalman)
BUBİ TUZAK GERÇEK! (ŞİİR)
sana buradan doruklar göründü haz ilkesi oyun yazarken şiire kaydı ellerin onun sıcaklığını düşündün diğerinin verdiği onun veremediği sahte sıcaklığı sıcaklık aşkın bittiğinin kanıtı soğuduğunun çekiç gövdenin kırıldığı kurutulmuş seramiktir sanal rüyalarda dolaşıyorsun listen kabarık, taytından çamaşırın sarkıyor belki de, çamaşır tarihe karışacak göre göre aynı bedenleri iki kişilik ayin sona erecek donlarımızı atlas yapacağız...
E(K)-MEKTUP
yeni bir yaşam formu kalmamıştır; yenisi de hızla yoldadır. Bir takıntı mıdır (!) bilinmez, insanlar bana sürekli ‘e-posta’ ifadesiyle geldikçe, onlara karşı, ‘elektronik posta’ ifadesini kullanıyorum. Tabii, ben bir sözcüğü tam haliyle yazana kadar, karşıdaki kişiler (editörler, akademisyenler, yazarlar ve diğer sanatçılar da dahil) ‘tmm, mail, eposta, eps’ vb. ifadelerle olayı kapatıveriyorlar. Sıklıkla, kendimi hızın...
Ölüm Birdir!
“Kızgınım, öfkeliyim, saçmalıyorum ama nefreti besleyemem.” (Jose Mujica) Bu yazıya başlarken karışık duygulara bulanarak, kafamı sağa sola çarpmış gibi hissediyorum. Dünyada ve Türkiye’de ne vakit önemli bir hadise vuku bulsa, onun içinde sürüklenmenin, dört yandan taarruza uğramanın etkisiyle (nüfus, milyarlar, insanlar, düzen vd.) baktığım fotoğraf netliğini yitirirken, düşüncelerimin hakimiyetini de biraz kaybediyorum. Yazmak veya sanatla...