Homeros’un Odysseia destanının göçebe kahramanı Odysseus İthaka’daki evinden uzakta olduğu yıllar boyunca zorlu maceralara atılmış, her macerası eve dönüş yolculuğunu daha da ertelemiştir. Yolunu dolambaçlaştıran onca şeyden ve onca zamandan sonra İthaka’ya hırpani bir halde geri döndüğünde başlangıçta onu hiçbir yakını tanıyamaz, Odysseus o kadar değişmiştir ki. Zorlu, çetrefilli yolculuğunu başarıyla tamamlamıştır fakat İthaka’daki kimliğini...
Son Yazılar:
Korku komedisi “The Menu” gurmece züppeliği irdeliyor
DÜNÜ, BUGÜNÜ, YARINIYLA AİLE
An Olarak Sahne, Hafıza Olarak Sinema: İki Aracın Ayrışan Estetiği
Masalların ve rüyaların yönetmeni: Leos Carax
Resim sanatının sokak çocuğu Rulez Duande Galeri’de
VEYSEL BATMAZ YOUTUBE KANALINDA ARİF DİRLİK’İ ANLATIYOR…
Kum Saatleri (Öykü)
ŞİİRDEN TABLOYA YANSIYAN “SİS”Lİ BİR BAKIŞ
İsla-Rokoko: Bir Çöküş Estetiği
Paul Tillich: Kategorilerin Ötesinde Bir Adam
Sineklerin Tanrısı: Güç Mücadelesinin ve Medeniyetin Kırılganlığının Alegorisi
Peki Amerika’daki Madun Konuşabilir mi? Kurtlarla Dans Filmi Üzerine Notlar
DÜNYA İŞÇİLERİNİN GENERALİ FRİEDRİCH ENGELS
Hepimiz o yırtıktan düşüverdik Yeraltı’na!
Abbas Kairostami: İslam Cumhuriyeti’nin Caudine Çatalları Altında Bir Kaleydoskop
Bir Parasız Yatılının Kuşatması
ARTANKARA 2024 ULUSLARASI ÇAĞDAŞ SANAT FUARI: BİR ELEŞTİRİ
Dil ve Kültürün Ayrılmazlığı: Speak No Evil
Bir “Yabancı”nın Sosyal İntiharı
Yazar: $ s (Onur Civelek)
Güvencesiz Aylağın Kentte Sürüklenişi: “JIAO YOU”
Kent mekânının tarihsel uzamını belirleyen koşullar sermayenin akış sürecinden müstakil değil, bilakis sermayenin devir hızının gerektirdiği ihtiyaçlar doğrultusunda yürürlüğe girerler. Sermayenin soyut uzamının ihtiyaçları doğrultusunda mekânın değişmesi ve dönüşmesi, kent mekânının kendine özgülüğünü ortaya koyan ve diğer mekân mefhumlarından farklılaştıran unsurdur. Kapitalist birikim için elverişli olan bir yer, söz konusu uzamın ihtiyaçları doğrultusunda muhtelif engelleri...
OLAĞANÜSTÜ HÂLİN AGORAFOBİK MEKÂNI: ARRIVAL
Denis Villeneuve’nin Sicario (2015)’dan sonra, Blade Runner 2049’dan (2017) ise hemen önce çektiği Arrival/Geliş (2016) filminin kerteriz noktası, Sicario’da olduğu gibi bir “akıbet” durumudur. Anlatının merkezinde, dünyanın çeşitli bölgelerine inen uzay gemilerinin gündelik hayatın toplumsal ritmini felce uğratarak meydana getirdiği krizi çözümlemeye çalışan bir dilbilimci vardır. Uzay gemilerinin mugayir geometrilerinin ve derin sessizliklerinin yarattığı tekinsizliği...