Müzik telif kuruluşu Mesam’a devlet tarafından kayyum atandı. Gözler Orhan Gencebay’a çevrildi. Peki, ne alakası var Gencebay’la? Gencebay’ın desteklemediği, beğenmediği bir ekip yönetimde çoğunluktaydı. Gencebay’ın ekibiyle de kavgalıydılar. Diğer ekip Saray’a çıkanlardan değil. Gencebay ha bire Saray’da. Kendisi de zaten itiraf ediyor, “40 yıllık dostum” (*)  diyor Cumhurbaşkanı’na. Neyse, Gencebay istifa ediyor, tak diye devlet Mesam’ın yönetimine kayyum atıyor.

Gencebay’ın bu işte bir parmağı var mı bilmem etmem, ilgilenmiyorum. Ama şunu biliyorum. Gözlerin kendisine çevrilmesinde Gencebay’ın son yıllardaki duruşunun payı var.

Neden eleştiriliyor Orhan Gencebay? “Batsın bu dünya” dediği için mi, “Hatasız kul olmaz” dediği için mi? Eleştirilen müziği değil ki? Eleştirilen siyasi tutumu ve duruşu. Gencebay artık halkın değil, devletin sanatçısı gibi göründüğü ve davrandığı için eleştiriliyor. Dünyanın her yerinde statükonun, resmi idarenin adamı olan sanatçılar eleştirilir. Bu sanatçılara şüpheyle yaklaşılır. Kanye West Trump’la toplantı yapınca da, Bruce Springsteen Obama’yla kanka olunca da aklı başında herkes rahatsız olur. Olmalıdır. Sanatçıların siyasete sağır ve dilsiz olması gerekir demiyorum. Ama sanatçılar kişiler üstü olabilmelidir. “40 yıllık dostum” demekle olmaz. Yeri gelince eleştirebiliyor musun o dostunu sanatçı kimliğinle? Sen onu söyle.

Hiçbir büyük sanatçı Orhan Gencebay’ın yaptıklarını yapıp da halkından takdir görmemiştir. Eskiden “Devletin sanatçısı mı olur?” diyenler bugün her fırsatta malum karelere girip, gülümseyerek poz verdiklerinde acaba kendi duruşlarını bir zamanlar eleştirdikleri devlet sanatçılarından nasıl ayrıştırıyorlar? Gencebay, Posta’ya verdiği röportajda (*) kendini savunurken de maalesef bencil. Benim şarkılarım eskiden yasaktı, şimdi değil. Demek ki daha özgürüz demek, pek çok sıfatla açıklanabilir. Bencillik bunların arasında en masumudur.

Şöyle diyor Mesam’a kayyum atanmasıyla ilgili Gencebay: “Ben bilemem. Yani devletimiz bilir. Devlet böyle bir karar verdiyse devlete karşı gelmek olur mu? Bugüne kadar devlete hep saygı duydum. Bu kayyuma da saygılıyım. Varlığımız devletin emrindedir.”

Böyle düşünen insan “Devlet benim şarkılarımı yasaklamıştı” dediğinde komik oluyor işte. Devlet her zaman haklıysa demek o zaman da haklıydı. Demek ki arabesk zararlıydı. Demek ki yasaklanması gereken bir müzikal ucubeydi. Demek Gencebay’ın da, kendisi gibi birçok sanatçının da yasaklanması doğruydu.

Benim tuzum kuru, aç sefil sanatçılar için mücadele ediyorum” diyen Gencebay’ın cümlesinin ilk bölümüne katılıyorum. Tam olarak da bunu söylüyorum. Tuzu kuru olanlar, olmayanları anlamıyor. Tuzu kurular, “Ne güzel her şey çok iyi, ülke çok iyi yönetiliyor” diyor. Tuzu kuru olmayanlar da bir türlü dertlerini anlatamıyorlar.

(*) “Orhan Gencebay’dan kendisini eleştirenlere cevap: Benim tuzum kuru, aç sefil sanatçılar için mücadele ediyorum”, 11 Mart, Alev Gürsoy Cimin, Posta.

12.03.2018, Milliyet’te yayınlanmıştır..