Yazmak Üzerine.—Klasik yazarların hepsi olmasa da birçoğu eserlerini yatakta oturarak yazarlardı. Keynes, ‘homoekonomikus’ olarak tabir edilen iktisadî insanın psikodinamik tüketim ve tasarruf temayülleri ile kâr peşinde koşan hayvanî içgüdülerini teorize ettiği iktisat metinlerini yatakta yazardı.

Proust ‘Kayıp Zamanın İzinde’ derinlere dalan dolambaçlı cümlelerini astım krizleri arasında yatakta yazdı. Mark Twain de kendi hayal ürünü olan hikâye kahramanlarından Huckleberry Finn’in maceraları gibi düşler dünyasındaki yolculuklarını yatakta yapıyordu. Kafka’nın da, Tolstoy’un da, Dostoyevski’nin de ve bugün klasik olarak okunan daha birçok on dokuzuncu yüzyıl yazarının da kimi zaman yatakta yazdıklarını tahmin ediyorum. Bunun nedenlerinden biri, yataktaki uyku ile uyanıklık arasındaki o rüya hâlidir.

Yazıya ve hattâ şiire en uygun hâl budur. Yatakta oturarak yazmakla masada oturarak yazmak arasındaki temel fark böyle ortaya çıkar. Masada oturan tam bir uyanıklık içinde Husserl’ın ‘yaşam dünyası’ olarak kavramsallaştırdığı şimdi’dedir. Yatakta yatan kişi ise uyku moduna geçmiş sayılır. Yatakta oturan kişinin ise yarısı düşler dünyasında iken diğer yarısı da bu dünyadadır. Sonunu bir türlü getiremediğim şiirlerimi bir sabah uyanır uyanmaz aklıma âniden gelen dizelerle tamamladığım çok olmuştur.

Behçet Necatigil’in de ‘ben en güzel şiirlerimi masa başında değil, geceleyin sokak fenerlerinin altında yazmışımdır,’ sözünün altında yatan anlam da yine bu uyku ile uyanıklık hâlidir. Peter Pan’ın dediği gibi: “Uyku ile uyanıklık arasında bir yer var bilirsin, düşlerin hâlen hatırlanabildiği; seni daima orada seveceğim, seni daima orada bekleyeceğim.”

Bütün gerçek yazarlar okurlarını daima orada beklerler. Bütün gerçek okurlar da sevdikleri yazarları daima orada severler. Yazarların ve okurların buluşma yeri orasıdır. Başka hiçbir yerde hiç kimseye randevu vermeyin.

Volkan Hacıoğlu, Poetik Meditasyonlar, Artshop Yayınları, 2018

TEILEN
Önceki İçerikCoetzee’nin Bütün Romanlarına Genelgeçer Bir Prolegomena
Sonraki İçerikYeni Bir Yayınevi: Dünyadan Çıkış Yayınları
Volkan Hacıoğlu
6 Eylül 1977’de İstanbul’da doğdu. İ.Ü. İktisat Fakültesi, İngilizce İktisat Bölümü’nü bitirdi (2000). Aynı bölümde yüksek lisans yaptı. 2006’da New York Eyalet Üniversitesi, Sanatlar ve Bilimler Koleji, Ekonomi Bölümü’nde burslu olarak doktora programına başladı. 2010'da “iktisat doktoru” unvanını aldı. İ.Ü. İktisat Fakültesi, İngilizce İktisat Bölümü, İktisat Politikası Anabilim Dalı'nda Öğretim Üyesi olarak çalışmaktadır. Şiirleri, şiir ve şairler üzerine yazıları ve çevirileri 1997 yılından bu yana çeşitli dergi ve gazetelerde yayımlandı. Nâzım Hikmet Akademisi’nde estetik dersleri verdi. Ralph Waldo Emerson, Percy Bysshe Shelley, Leigh Hunt, Lord Byron, Lord Alfred Tennyson, Ben Jonson, Thomas Chatterton, Ralph Hodgson, Dante Gabriel Rossetti gibi dünya şairlerinin şiirlerini Türkçeye uyarladı. Birçok dergide editörlük yaptı. Rosetta World Literatura adlı uluslararası karşılaştırmalı edebiyat dergisinin ve kültür sanat dergisi Absent’in genel yayın yönetmenidir. Üvercinka dergisinde ‘Genç Üvercinka’ adlı şiir köşesinin editörlüğünü yapmaktadır. 2015’de Fransa’nın Sète kasabasında düzenlenen Akdeniz’in Akdeniz’de Yaşayan Sesleri (Voix Vives de Méditerranée en Méditerranée) adlı uluslararası şiir festivaline konuk oldu. 2017'de İtalya’da, “Verbumlandi Art” festivali kapsamında beşincisi düzenlenen Galateo Kenti Ulusal ve Uluslararası Nesir ve Şiir Yarışması’nda (Premio Nazionale ed Internazionale di Poesia e Prosa Città Del Galateo) ‘Uluslar arası’ kategoride "Time Does Elapse" ("İlerliyor Vakit") adlı İngilizce şiiri ile birincilik ödülüne değer görüldü. Şiirleri birçok yabancı dile çevrildi ve antolojilerde yayımlandı.