Ana Sayfa Litera VODVO SÖYLENCESİ (ŞİİR)

VODVO SÖYLENCESİ (ŞİİR)

VODVO SÖYLENCESİ (ŞİİR)

Sisinde saklıydı külüm.

 Yer çekimini öğrendiğim günden beri

uçamadım bir daha. Yalnızlığın ezik boğuntusunda

yılgın küf kokusudur senden önce

içime çektiğim nefes. Uzak yollara açılan bir kapıdır

gözlerin. Bakışın –karanlık! Birçok şeyin habercisi.

                     Paradoks!

                                      Siliniyor ayak izlerimiz.

 

Gök sustu, niye?

(Sessizlik)

 

Sisinde saklıydı dağım.

 

Susam sokağından çıktığım günden beri

mutlanmadım bir daha. Gövdesini terk etmeyen

kırık dallar gibiyim. Birini seversen yaralarını da sahiplenirsin.

Az gelişmiş bir tümceyim. Örsün rüzgâr dokuyan ellerin

dışlanan bütün sonsuz olasılıklarımı.

                        Melankoli!

                                   Siliniyor parmak izlerimiz.

                    

Beni burada unutma!

(Sessizlik)

Yağmuru sev–

beni sev… Beni unutma!

 

_____

ERKAN KARAKİRAZ’IN YORUMU

Başkalarına seslenişlerimiz, açıkladıklarımız, anlattıklarımız, biraz da kendimizedir; bazen tümden kendimize! Diyalog sandığımız, gerçekte monologdur bu anlamda. Diyalog esnasında bir yandan konuşur bir yandan dinleme eylemini yürütmeye çalışırken sağlıklı dinleyemeyişimizin bir sebebi de budur; hasbihâlin ereğinden sapması bu ve buna benzer sebeplerden kaynaklıdır.

Kaplan’ın Vodvo Söylencesi şiiri, diyaloğun gerçekleşmesi için gerekli ikinci bir kişinin hayalî varlığı ile gerçeklikteki eksikliğinin hatırlanması sonucunda ortaya çıkan iletişimsizliği dillendiriyor. Kişi hayalî olarak oradaysa da, gerçekten diyaloğun sürdürülmesi için eksikliği duyuluyorsa da, bir monolog söz konusu olacaktır. ‘Bakışın –karanlık! Birçok şeyin habercisi./ Paradoks!/ Siliniyor ayak izlerimiz.’ dizeleri, biraz da buna işarettir. Birden fazla kişinin karşılıklı konuşmasını gerektiren bir diyalogda, sadece şair özne konuşmaktadır. Seslenilen kişinin (e hadi sevgili diyelim buna) gözleri/bakışları, bilgi/haber vermesini, diyaloğa girmesini olanaksızlaştıran bir karanlık saçmaktadır.

Kaplan, şiiri efsanelere öykünen bir dille kurmuştur. Sözcük seçimleri, kurduğu tamlamalar (sis, kül, uzak yollara açılan kapı, ayak izlerinin silinmesi, gök, dağ… vs. ile başlayıp devam eden bir liste söz konusudur) bunun göstergesidir ve daha şiirin başlığından niyetini açık eder. Ne var ki günümüze ait ögelerle kadim zamanlara öykünen dilin bileşimiyle anakronik bir bütüne varmaktan da çekinmez ve şairin seçimi, şiire mizah ve ironiyi davet eder.

HİÇ BİR ADIMI KAÇIRMAYIN

EK Dergi Mail Bültenine Katıl