Ana Sayfa Litera Fetişizmin Parçalı Atlası

Fetişizmin Parçalı Atlası

Fetişizmin Parçalı Atlası

bütün yanlıştır.” T. Adorno

Ataerkil ve sınıflı toplum düzenleri makro çıkarımlar üstüne kuruludur. Bedenin ve ruhun bütünlüğü, varlığın dünya ve tanrı ile bütünlüğü. İnsanın evrenin merkezinde oluşu, doğanın ve diğer canlıların efendisi oluşu ve bu gücü tek merkezde toplaması…

Sistem; toplaya toplaya tek bütüne ulaşma idealiyle ilerler, bunun karşısında anarşi ile bütünü parçalara ayırma, minörlükleri okşayabilme sanatıdır. Bütünlük karşısında dağınıklığı, gövdeye karşı kök-sapları, bütüncül benlik karşısında şizo-özneyi, düzenin karşısına kaosu yerleştirir.

Bütün totaliterdir, tikel ise liberter..

*

Modern uygarlığın gen havuzunu oluşturan eski yunan kültüründe Milo Venüsü ile sembolleştirilen bütüncül ve ideal beden anlayışı yaratılmış ve bu algı zaman içinde küçük değişikliklere uğrayarak 21. Yüzyıla dek süregelmiştir.

Sağlam kafa sağlam vücut şeklinde özetlenebilecek bu algının liberal versiyonu herkesi tek bir tüketici figüründe kitleleştirirken; faşist yorum da ise tek dil tek bayrak tek millet haline gelene dek yekpareleşmeyle sembolize edilir.

Uygarlığın bütünsel beden anlayışına karşı ilk büyük reddiye İstanbul doğumlu Gerçeküstücü sanatçı Antonin Artaud’tan gelmiştir. Artaud’un ortaya attığı “organsız beden” tahayyülü her organa bağımsızlığını vermek üzerine kuruludur.

Artaud’un vahşet tiyatrosu ideal bedenin simgesi Milo Venüsüne çekiç ile dalar ve onu kaotik parçalara böler..

*

Yeni şizo-bedenin arzu dünyasındaki karşılığı, bedenin her bir organına özenle yaklaşan fetişist reflekstir. Arzuya dair her şeyi yabancılaştıran ve pornografileştiren tüketim kapitalizmine karşı büyüyen direniş; takıntıya, baştan çıkartmaya ve çılgın aşka tutkun fetişizmde sembolleşir.

Sürekli cool rolü kesen, sonsuz jestlerle teatral bir rol modeline dönüşen bütüncül beden fantazileri karşısında fetişizm bedeni sonsuz sayıda koorninatsız haritaya dönüştürür.

Yanlış bütüne karşı, parçaların/parçalılığın özgürlüğünü ilan eder.

*

 

Klasik beden algısı tuval resmine benzer; kendi içinde bir disiplindir, kuralları ve bütünlüğü vardır. Buna karşın fetişizm kolaj sanatına benzer, parçaların kutsiyetini bütünden ırak düşünebilecek bir estetik bilince ve tutkuya sahiptir.

Fetişist tıpkı bir kolaj sanatçısı gibi, bedeni yeniden ve daha önce hiç düşünülmeyen olanakları ve olasılıklarıyla kurcalar. Keser, böler, birleştirir- yeniden kurgular.

Dadaist ve Sürrealist ustaların kolaj yapıtları, yeni bir et bilincinin kuruluşunu/kurtuluşunu tahrik ve ilan eden ajanlardır.

*

Fetiş beden uyumsuzdur, düzensizdir, parçalıdır, atoneldir- birkaç akort ile mucizeler yaratır. Free Jazz’dan punk’a noise’dan sample kültürüne değin karşı kültürün sesi bölme, yırtma, parçalama, gürültüye sürükleme çabaları fetişistin bedene dair deneysel arayışlarıyla en koordinatsız haritalarda birleşir.

Her fetişist başlı başına birer doğaçlama ustasıdır ve bir producer müzisyen özeniyle eti kanallara böler ve yepyeni varoluşların ebesi olur.

 

*

Fetişizm toplumun ya da aktörenin belirlediği genital organlar dışında, genel algı tarafından erotik olarak işlevsiz kabul edilen organlara yeni işlevler yükler. Girme-çıkma için uygun olanlar dışında, fantezi boyutunda boşluğu dolduru­lan yeni erojen bölgeler yaratır.

 

Onun arzu dünyasında göz, diz kapağı, dil, kulak, ayak parmağı, burun, tüylü koltuk altı ya da yanak her an patlamaya hazır birer erotik mabettir. Bilindik yollar dışında yeni yollar aramak, bedeni titreşimli bir enstrümana çevirmek, yeni estetik alanlar kurmak, bölmek, parçalamak, dağıtmak, tükürmek, sürtmek, yalamak-yeniden ve yeniden arzuyu en yatay koordinatlara sürüklemek; fetişist tutkunun parçalı atlasının temel heveslerindendir.

Fetişizm hep imkânsız bir birleşme peşindedir. Bu yüzden hiçbir zaman tatmin olmaz, doymaz. Döngüsel olarak sayacı sonsuza ayarlanmış bir eylemdir ve sonun sonsuzuna dek aramaya denemeye keşfetmeye devam edecektir.

Bedeni, dili, kimlikleri, kemikleri ve her türden öznellikleri bütünün totaliterliği dışında keşfe çıkanlara selam olsun!

 

HİÇ BİR ADIMI KAÇIRMAYIN

EK Dergi Mail Bültenine Katıl