Ana Sayfa Kritik BAŞKENT KÜLTÜR YOLU FESTİVALİNDEKİ ANKARA KEÇİLERİ

BAŞKENT KÜLTÜR YOLU FESTİVALİNDEKİ ANKARA KEÇİLERİ

BAŞKENT KÜLTÜR YOLU FESTİVALİNDEKİ ANKARA KEÇİLERİ

Ankaralılar yıllarca geniş kapsamlı kültür festivali özlemi çekerken 2022 yılında yaz ve sonbahar programlarıyla sanatseverlerle buluşan Başkent Kültür Yolu Festivali bu boşluğu büyük ölçüde gidermiş görünüyor. Başkent Kültür Yolu Festivali’nin beğenilmiş olmasından;  hiç bir noktasında eleştirilecek bir yeri olmadığı, plan ve uygulamada hiç eksiklik ve hata olmadığı sonucuna ulaşılamaz.

Eksikleri görelim ki; gelecekte sanat adına daha titiz davranalım.

Gelin Başkent Kültür Yolu Festivali’ndeki “Ankara Keçisinin İzinde” projesine biraz daha dikkatli bakalım.   “Ankara Keçisinin İzinde” projesi “Kitch”in nerelere kadar ulaşabileceğini ortaya koymaktadır.  Dün şahmeran,  bugün Ankara Keçisi, yarın Diyarbakır Karpuzu mu?

1-“Ankara Keçisinin İzinde”  projesi kapsamında 23 sanatçı daha önce hazırlanmış standart 23 Ankara Keçisi heykelini boyadılar. Boyanan bu heykeller şu an Ankara Resim ve Heykel Müzesi önünde olup, bu keçiler Ankara’nın çeşitli yerlerine konularak halkla buluşacaktır.

Güzelim ülkemizin yerel yönetimlerinin tamamına yakınının yöneticilerinin eksik estetik birikimi ile halka sempatik görünmek adına yaptırdığı, şehrin en merkezi yeri veya girişlerine konulan, gördüğünüz anda “Neden Allahım?” diye düşüneceğiniz,  Ayaş domatesi, Beypazarı havucu, Diyarbakır karpuzu Eşeğe ters binen Nasrettin Hoca  heykel taklitlerini hep beraber acımasızca eleştirmekten çekinmiyoruz. Konu Başkent Sanat Yolu Festivali’ndeki 23 adet Ankara Keçisi olunca “Kitch” olmaktan farklı mı oluyor?

https://onedio.com/…/gordugunuz-anda-neden-allahim-diye…

https://baskent.kulturyolufestivalleri.com/…/ankara…

2- Heykelleri sanatçılara  boyatma işi  İstanbul Büyükşehir Belediye’sinin 34 adet Şahmeran heykelini sanatçılara boyatarak şehrin merkezi yerlerine koymasıyla başladı.  Bu projenin arkasında sergileme sonrasında heykellerin satılarak kız çocuklarına burs temini projesi bulunmaktadır. Sanatçılar tarafından rengârenk boyanan şahmeranlar sanat dünyasında olumlu/olumsuz tartışıldı.  Muhtemelen çok olumlu tepki aldığı düşüncesiyle Kültür ve Turizm Bakanlığı ile Güzel Sanatlar Genel Müdürlüğü proje küratörünün de onayıyla Başkent Kültür Yolu Festivali’nin sonbahar bölümünde Ankara Keçisi kullanmaya karar vermiş olmalıdır.   O zaman Diyarbakır’daki Kültür Yolu Festivali’nde KARPUZ heykeli üzeri boyama yapılmazsa Diyarbakır sanatseverlerine haksızlık olmuyor mu?

Şahmeran; Türkiye dahil, Suriye, Irak, İran, Azerbaycan dâhil bu coğrafyada etkisi Türkiye’yi de aşan önemli bir simge olup, Ankara Keçisi sadece Ankara Keçisi’dir.  Böyle düşünülürse o kitch diye dudak büktüğümüz yurdumun özgün heykellerine gösterdiğimiz gerçekçi tavrımızda tutarlığımız sürecektir. Bu konuda düşüncelerini ileteceklerin ancak, ama lakin.. İle başlayan cümlelerle sığınmaması gerekir.

3- Ankara’nın eski Büyükşehir Belediye Başkanı İ.Melih Gökçek’in heykel adına Ankara’nın muhtelif yerlerine koyduğu cisimleri hep beraber eleştirdi durduk.  Banyo-Mutfak-Tuvalet seramiklerinden yapılan çaydanlık ve fincan hala gözümüzün önünde.

4- Estetik bilgisi yetersiz yerel yönetimlerce ortaya konulan ve örneklerini sunmaya çalıştığımız kitch çalışmalar ile giderek sanat festivali modası haline geleceğini tahmin ettiğim bu yaklaşım arasında ne fark var?  Bunun yeni bir proje olarak sunulması düşünülüyorsa Beyoğlu Kültür Yolu Festivali’nde bu denenmiş bir çalışma olduğu için bence herhangi bir yenilik içermemektedir.   Bu proje mevcudun tekrarıdır. Buna rağmen Başkent Kültür Yolu Festivali kapsamında Ankara Keçisi boyaması yapılacak ve halka sunulacaksa, öncelikle bu projenin küratörünün bu çalışma ile neyi hedefledi ve çalışma hakkında genel bilgileri toplumla paylaşmasında yarar olduğu düşüncesindeyim.  Mutlaka ilginçliği yakalamaya çalışacaksak halka boyatmaktan daha ilginci olabilir mi? 2023 Başkent Kültür Yolu Festivali’nde bu defa boyanmış Seğmen, Ankara Kedisi, Ankara Armudu mu izleyeceğiz?

5- Başkent Kültür Yolu Festivali Yaz programında Ulus bölgesi Heykel ve Hacı Bayram alanlarında çalışan ressamlar her biri en az 100cm X100cm ebatlarında 2 çalışma yaparak bakanlığa verdiler ve bakanlık da ressamlara 10.000.- TL ödeme yaptı. Bu bilgiyi kamuoyuyla paylaştığım için birçok ressam  “Alınan parayı deşifre ettiğim gerekçesiyle” beni haksız yere eleştirdi.  Bu aşamada şu soruyu sorayım. “Bakanlık bu heykelleri boyayan sanatçılara her keçi için kaç TL verildi?”  M2 hesabıyla düşünülürse ressamlar çok mu ucuza gitti?

6- Güzel Sanatlar Genel Müdürlüğü’ne şu soruyu açıkça sormaktayım. “Bu projenin tüm mali detayını halkla tek tek açıklar mısınız? Her keçi ve bu proje kaça mal oldu?  Boyanmamış keçi maliyeti, boyama maliyeti nakliye maliyeti ve sergileme maliyeti nedir? Bu maliyetleri doğrudan bakanlık mı yoksa devlet dışında bir kişi, şirket, vakfı mi karşıladı? Festival sonrası bu keçiler nerede ve nasıl kullanılacaktır?”

7- Festival sonrası bu Ankara Keçileri herhangi bir sanat festivalinde sergilenecekse bu defa başka bir tartışma doğru yelken açılacaktır. Zamanı gelince mutlaka bu da birilerince yazılacaktır.

Bu yazıyla ben kapıyı biraz araladım. Varın gerisini siz düşününüz!

HİÇ BİR ADIMI KAÇIRMAYIN

EK Dergi Mail Bültenine Katıl