Yaz gelince sanki Okur’un hâletiruhiyesi değişiyor zannedersiniz. Bütün yayınevleri ¨yaz okumaları¨ için kitap listeleri hazırlar ve siz sanırsınız ki, bütün kış okumak fırsatını bulamayan bu insanlar bir anda vitrinlere, raflara hücum edecek çantaları doldurmakla yetinmeyip koltuk altlarına sıkıştırdıkları kitapların sayfalarını daha kaldırıma adım atar atmaz yalayıp yutarak ne yazılmışsa hepsini hatmedecektir. Heyhat! Boşa yanılgı… Eski...
Son Yazılar:
MODERNİZMDE PSİKOLOJİNİN ETKİLERİ
1 Mayıs: Stilize edilmiş sınıf, ideolojik talepler ve toplumsal gerçeklik
VAROLUŞ FELSEFESİNİN İLK ROMANI: YERALTINDAN NOTLAR
Güneş Kutbuna Doğru: James Webb
İmgenin Görüntüsel Belleği: Sinemada Şiirsellik
Paul Eluard: Aşktan “Özgürlük”e Taşırılan İzlekler
György Lukács’ta Devrimci Öznelliğin Marksizmi
Korku komedisi “The Menu” gurmece züppeliği irdeliyor
DÜNÜ, BUGÜNÜ, YARINIYLA AİLE
An Olarak Sahne, Hafıza Olarak Sinema: İki Aracın Ayrışan Estetiği
Masalların ve rüyaların yönetmeni: Leos Carax
VEYSEL BATMAZ YOUTUBE KANALINDA ARİF DİRLİK’İ ANLATIYOR…
Kum Saatleri (Öykü)
ŞİİRDEN TABLOYA YANSIYAN “SİS”Lİ BİR BAKIŞ
İsla-Rokoko: Bir Çöküş Estetiği
Paul Tillich: Kategorilerin Ötesinde Bir Adam
Sineklerin Tanrısı: Güç Mücadelesinin ve Medeniyetin Kırılganlığının Alegorisi
Peki Amerika’daki Madun Konuşabilir mi? Kurtlarla Dans Filmi Üzerine Notlar
DÜNYA İŞÇİLERİNİN GENERALİ FRİEDRİCH ENGELS
Kategori: Litera
Yalnızlığın Örümcekleşmemiş Hali: Katip Bartleby!
Ne kadar kitap okursak okuyalım, hayatımıza yön veren eserler sorulduğunda ancak birkaç kitap ismi sayarız. Ve bazı kitaplar vardır ki döneminde rağbet görmese, değeri anlaşılmasa bile bir çok yazarın rehber olarak aldığı eserler arasına yerleşir. İşte bu eserlerden birisi de Katip Bartleby… Edebiyat severlerin bir başka önem atfedip kıymetli gördükleri yazarlar vardır. Bu isimleri bazen...
Masada ya da Yatakta: Yazmak Üzerine…
Yazmak Üzerine.—Klasik yazarların hepsi olmasa da birçoğu eserlerini yatakta oturarak yazarlardı. Keynes, ‘homoekonomikus’ olarak tabir edilen iktisadî insanın psikodinamik tüketim ve tasarruf temayülleri ile kâr peşinde koşan hayvanî içgüdülerini teorize ettiği iktisat metinlerini yatakta yazardı. Proust ‘Kayıp Zamanın İzinde’ derinlere dalan dolambaçlı cümlelerini astım krizleri arasında yatakta yazdı. Mark Twain de kendi hayal ürünü olan...
Coetzee’nin Bütün Romanlarına Genelgeçer Bir Prolegomena
Montesquieu, şöyle yazar: “Doğu halklarının dünyanın en güçlü izlenimlere kapılmasına neden olan organ zayıflığına, bedenin tembelliğiyle doğal olarak ilintili, ruhu herhangi bir eylemde bulunamayacak, herhangi bir çaba gösteremeyecek, herhangi bir münakaşaya giremeyecek hale getiren belli bir ruh tembelliğini de eklerseniz, bir kez birtakım izlenimlere kapılan ruhun bundan böyle asla değişmeyeceğini anlarsınız.” (Kanunların Ruhu Üstüne, Üçüncü...
RUTH KADAR YABANCI, HAMZA KADAR YALNIZ
Robert Wyatt art-rock dünyasında çok özel bir yer edinmiş bir müzisyen. Müziğe Canterbury topluluğu Wildflowers ile başlayan Wyatt, Soft Machine ile kariyerinde hayli başarılı bir dönem yaşamıştı. Ancak bu dönemi onu tekerlikli sandalyede yaşamak zorunda bırakan trajik kaza, hastanede geçen uzun aylar, kimi kez karamsarlığa sürükleyen günler izledi. 70’lerin ortalarında müziğe başarılı bir solo albümle...
Philip K. Dick: Mars’taki Dışlanmışlara Saygı
Bugün nerede bir bilimkurgu filmi ve dizisi varsa, mutlaka Philip K. Dick (PKD) dolaşıyordur damarlarında. Stephan King gibi özellikle sinema için vazgeçilmez bir deryadır; tükenmez. Bu yıl tekrar çekilen Blade Runner ve Netflix yapımı Electric Dreams dizisi ile tekrar hatırlamış olduk bilimkurgunun bu büyük ustasını. Harrison Ford’un oyunculuğu ile 1982 yılında izleyicisiyle buluşan Blade Runner,...
“VARLIK” – BİR UZUN KOŞU
Huyumdur, boş zamanlarımda Varlık dergisinin eski sayılarını karıştırırım sık sık… Hani şu, “Memlekette bir tane hakikî san’at mecmuası yok,” deyip, “İnkılâbın, her sahada, yokluktan varlıklar yaratma işine girmiş olduğu bir devirde acısı hissedilen bu boşluğu doldurmak” gayesiyle 15 Temmuz 1933’te çıkan ve hâlâ okura ulaşan Varlık’ı… Sanki onu okumak, toplumsal dinamikleri okumak gibi bir şey...
Bir Şiirin Varoluş Prosesi
Bir şiirin varoluş prosesi, şair-şiir-okur elementlerinden oluşan bir sacayağına ihtiyaç duyar. Şair özne, kendisinin de dahil olduğu, dışındaki nesnel gerçekliği algılar ve onu kendi felsefi-politik algısı doğrultusunda, poetik imgelerin temel birimi olan sözcükleri kullanarak dönüştürür. Poetik imge, anlamca birbirine uzak iki sözcük arasında analojik bir ilişki kurulmasıyla oluşturulur ve –imgeci sosyalist şiire göre- şiir, poetik...
Bizim Ulus’umuz
Temmuz Ulus’u hatırlatır bir tarafıyla. Her 12 Temmuz hüzünlüdür benim için. Ulus Baker bu topraklarda yetişmiş en özgün simalardan biriydi. Neredeyse bir Ankara efsanesiydi. Felsefeden, siyasete ve sosyolojiye uzanan müthiş birikimiyle değil sadece; derviş yaşantısı, kirli kazağı, kırık gözlükleri ve şehla bakışlarıyla da bir başkaydı. Bir parça ekmekle günler geçiren bir alçakgönüllülük anıtıydı. Ankara öğrenci...
Edebiyat eleştirisi ve öykücülüğün son kırk yılı
Ayşegül Tözeren, geçtiğimiz günlerde yayımlanan ilk kitabı Edebiyatta Eleştiri’nin Özeleştirisi’nde Türk edebiyatındaki eleştiri ortamını mercek altına aldı. Tözeren’in çalışması, öykücülüğümüzün özellikle 70’lerden bugüne kat ettiği mesafeyi… bu süreçte yaşadığımız siyasi ve sosyal değişimlerin öykülere nasıl yansıdığını popüler örneklerle ortaya koyması bakımından da kıymetli. Son dönemde yayımlanan edebiyat eleştirisine dair kitaplardan tavrı ve tarzıyla kendine has...