Yener Orkunoğlu, Darmstadt Üniversitesi Ekonomi-Bilgisayar Mühendisliği Bölümü’nde okuduktan sonra aynı üniversitede öğretim görevlisi olarak çalışmaya başladı. Halen aynı üniversitede çalışmakta olan Orkunoğlu, birçok gazete, dergi ve internet sitesinde siyasal ve toplumsal içerikli yazılar yazıyor. Orkunoğlu’nun Bilim ve Gelecek, Hayat ve Sanat, Dönüşüm, Müdahale, İnsancıl gibi dergilerde uzun araştırma yazıları yayımlandı. Yurtdışında günlük gazete olarak yayımlanan...
Son Yazılar:
Güneş Kutbuna Doğru: James Webb
İmgenin Görüntüsel Belleği: Sinemada Şiirsellik
Paul Eluard: Aşktan “Özgürlük”e Taşırılan İzlekler
György Lukács’ta Devrimci Öznelliğin Marksizmi
Korku komedisi “The Menu” gurmece züppeliği irdeliyor
DÜNÜ, BUGÜNÜ, YARINIYLA AİLE
An Olarak Sahne, Hafıza Olarak Sinema: İki Aracın Ayrışan Estetiği
Masalların ve rüyaların yönetmeni: Leos Carax
VEYSEL BATMAZ YOUTUBE KANALINDA ARİF DİRLİK’İ ANLATIYOR…
Kum Saatleri (Öykü)
ŞİİRDEN TABLOYA YANSIYAN “SİS”Lİ BİR BAKIŞ
İsla-Rokoko: Bir Çöküş Estetiği
Paul Tillich: Kategorilerin Ötesinde Bir Adam
Sineklerin Tanrısı: Güç Mücadelesinin ve Medeniyetin Kırılganlığının Alegorisi
Peki Amerika’daki Madun Konuşabilir mi? Kurtlarla Dans Filmi Üzerine Notlar
DÜNYA İŞÇİLERİNİN GENERALİ FRİEDRİCH ENGELS
Hepimiz o yırtıktan düşüverdik Yeraltı’na!
Abbas Kairostami: İslam Cumhuriyeti’nin Caudine Çatalları Altında Bir Kaleydoskop
Bir Parasız Yatılının Kuşatması
Kategori: Manşet
Medea söyleni: Francisco Goya’da karanlık romantizm ve suçun erotize edilmesi
Bana sorarsınız, Atinalılık kültü mizojini bir ruh üzerine kurula geldi. Atinalı olmak, barbarlara eş olmamaktan ve kadınlara benzememekten geçiyordu. Örneğin, bilgelik tanrıçası Athena, Zeus’un kafasından doğdu. Herkül de çıldırıp ailesini doğradı, ancak ona gösterilen hoşgörü Medea’ya gösterilmedi. Mesela, Atina milliyetçiliğine destek olan en önemli söylenlerden biri, ilk kralları olan Erikhthonios’un, Atina’nın kendi toprağından doğuşunu anlatan...
BİR ÖLÜM ŞARKISI MIRILDANMAK
Yaslı mıyım? Hayır! Sonsuz kere hayır! Hiç siz gördünüz mü, her an ölürken yas tutulduğunu? Cesaret istiyormuş bazı şeyler; yaşama sıkı sıkıya sarılmak, mücadele etmek, ilerlemek, kazanmak… Peki ya tersi? Bunların hiçbirisini yapamamak? Cesaretsizlik? Okunmaması esamesi cesaretin? Büyük bir özgürlük değil mi? Bütün bunlardan azade olmak… Düşünün; büyük bir krematoryumun önündesiniz. Birazdan mı...
Murat Ka’nın Çoğul Tarihi’nin İzinde
Bugüne dek Varlık, Yeni e, Son Gemi, Ekin Sanat, Galapera Öykü Fanzin, Temrin, Acemi, BroyEski, Edebiyatist, Kahverenkli, Yalnızlar Mektebi, Tetkik Dergi, Poesis Edebiyat gibi dergilerde öykü ve incelemeleriyle yer aldı. Son Gemi öykü seçkisi, “Bir Kaşık Sütlaç, Bir Nefes Tarçın” öykü antolojisinde de öyküleriyle yer alan yazarın Söz Dağının Ardındakiler, Suya Gazel, Hep Uzak, Dehlizler...
KÜLLERİNDEN DOĞANLAR
Toplumda kadının yeri son yıllarda hep cinayetlerle gündeme geliyor. Kadına şiddete, kadın cinayetlerine karşı bir takım örgütlenmeler, dayanışmalar, protestolar devam ediyor. Medyanın bu konuda duyarlılığı dikkat çekici. Farkındalık yaratma adına ben de elimden geldiğince konuyu gündeme getiriyorum. Bir müddet önce Mehmet Uca’nın Mahallenin Namusu adlı şiirinden yola çıkarak yazdığım makale ile kadın cinayetlerine değinmiştim. Bu...
kurşun dökülen (şiir)
sesinde çiçek kokuları, yatağı şaşan yıllar, saçlarında salıya karışmış rüzgârlar, yüzünde girdabı geçen sözden, denize bakan aşklardan ne kaldıysa. çeliği büktüğümüzdü, suyunu taşırdığımız, tütün basacak yaramız vardı, masallarımız, sesimde kâğıt kesikleri, acıları halkların, devrim düşlerinden ne kaldıysa. dağlara dayadığımız alnımız vardı, dişimde dünya izleri, içinde artan kızıl kıyamet, kurşun dökülen çocukluğumuzdan ne kaldıysa. _____...
fabrika (şiir)
yor, ve sonra keçiler deftere yazıyor. Çöl burası, ala merdiven başında Daşa üstü başı kirli otların arasında sanıyor ya da köpük ve yağın fabrikayla birlikte onun ortasında bütün çıplak omuzların üstünde ridorlar, levyeler ve borular yaşıyorlar. bir hayale. NOT ELEŞTİREL KÜLTÜR (EK Dergi) sitesinin edebiyat editörü Erkan Karakiraz’ın seçtiği eserler, sitenin edebiyat bölümü Litera’da yayımlanıyor....
Anlattığın Kadar (Şiir)
uyanır uyanmaz her sabah gökyüzünü fotoğrafladığını benim buna bir neden arayacağımı kendini kaybedip kaybedip sonunda uzun arayışlara çıktığını telefonsuz kulaklıksız müziksiz ağzına hiç sigara sürmediğini ve hatta bununla övündüğünü Bir de yataktan kalkar kalmaz yatağını toplamaktan övündüğünü bundan övünüyorsun çünkü ablan yatağını toplamıyor ama ablanın yapmadığı bir şeyi yaptığın için de övünmüyorsun çünkü ablan sigara...
BUBİ TUZAK GERÇEK! (ŞİİR)
sana buradan doruklar göründü haz ilkesi oyun yazarken şiire kaydı ellerin onun sıcaklığını düşündün diğerinin verdiği onun veremediği sahte sıcaklığı sıcaklık aşkın bittiğinin kanıtı soğuduğunun çekiç gövdenin kırıldığı kurutulmuş seramiktir sanal rüyalarda dolaşıyorsun listen kabarık, taytından çamaşırın sarkıyor belki de, çamaşır tarihe karışacak göre göre aynı bedenleri iki kişilik ayin sona erecek donlarımızı atlas yapacağız...
KİŞİSEL BAKIM ŞİİRİ
-ne yapmam gerekiyorsa yapıyorum- maydanoz suyu içiriyorum sabah somurtkanlığıma. faturalar burç yorumu yapıyor. mevzular karışık. yakınlaşma. yoksa pıhtılaşıyorum anıların yıpratıcı kırıntılarını gelişigüzel saç diplerime yediriyorum. beni daha canlı gösteriyor dayanılması güç günlerde. sonra kazıyorum aynada hakkını arayanları seyrediyorum. gözenekleri tıkanmış bazı şeylerin. bu kadar samimi içten pazarlıklara nah çekiyor. ve kusuyorum dudaklarımdaki çatlakları ihanetin ayazıyla...