Bir Başkadır dizisi üzerine çok sayıda yazı yazıldı. Özellikle son yazılarda bu başlık üzerine tekrar yazı kaleme alanların bir çeşit günah çıkarma çabasına rastlanabilir. Aynı konuda bir yazı daha yazmanın talepkâr kültür dünyasının sakinlerinde yaratacağı bıkkınlığı hesaba katan bir özür dileyerek giriş yaparlar. Aynı suçluluk duyusunun bir başka belirtisi de okura ilginç bir şeyler söylemek...
Son Yazılar:
György Lukács’ta Devrimci Öznelliğin Marksizmi
Korku komedisi “The Menu” gurmece züppeliği irdeliyor
DÜNÜ, BUGÜNÜ, YARINIYLA AİLE
An Olarak Sahne, Hafıza Olarak Sinema: İki Aracın Ayrışan Estetiği
Masalların ve rüyaların yönetmeni: Leos Carax
Resim sanatının sokak çocuğu Rulez Duande Galeri’de
VEYSEL BATMAZ YOUTUBE KANALINDA ARİF DİRLİK’İ ANLATIYOR…
Kum Saatleri (Öykü)
ŞİİRDEN TABLOYA YANSIYAN “SİS”Lİ BİR BAKIŞ
İsla-Rokoko: Bir Çöküş Estetiği
Paul Tillich: Kategorilerin Ötesinde Bir Adam
Sineklerin Tanrısı: Güç Mücadelesinin ve Medeniyetin Kırılganlığının Alegorisi
Peki Amerika’daki Madun Konuşabilir mi? Kurtlarla Dans Filmi Üzerine Notlar
DÜNYA İŞÇİLERİNİN GENERALİ FRİEDRİCH ENGELS
Hepimiz o yırtıktan düşüverdik Yeraltı’na!
Abbas Kairostami: İslam Cumhuriyeti’nin Caudine Çatalları Altında Bir Kaleydoskop
Bir Parasız Yatılının Kuşatması
ARTANKARA 2024 ULUSLARASI ÇAĞDAŞ SANAT FUARI: BİR ELEŞTİRİ
Dil ve Kültürün Ayrılmazlığı: Speak No Evil
Kategori: Manşet
BİR BAŞKADIR’IN ANIMSATTIKLARI
Yalnızca politik ya da ekonomik değil, kültürel kırılmanın da sonunun bir türlü gelmeyeceğini düşündüren dönemlerden geçiyoruz. Övgüye ya da yergiye boğulan ve sosyolojik bir gerçeklikten yola çıktığı varsayılan dizi ve filmlerin taraftarları yalnızca bulundukları noktayı ele veren eleştiriler yapmaktan kaçınmıyor, üretimleri sanatsal kriterlere göre masaya yatırmayı akıllarından dahi geçirmiyorlar. Yarılmanın geldiği noktaya son olarak bahar...
Machiavelli üzerine bazı notlar
“Kim ne derse desin, sözcükler ve düşünceler dünyayı değiştirebilir.” (Ölü Ozanlar Derneği.) Eğer bana, hayata bakışımı en çok etkileyen üç düşünür sorulsaydı, hiç tereddütsüz şu cevabı verirdim: Marx, Clausewitz, Machiavelli. İlki için söylenecek söz yok. Clausewitz, üstelik de kan ve ölümle cebelleştiği halde duygularının esiri olmayan, gerçek bir Prusyalıdır. Ama ele aldığı konuyu etraflıca, saptırmadan,...
GÜZEL İNSAN
Akıttığım kanımdır yazdığım her bir dize…1 Böyle puslu kasım akşamları, kaldırım taşlarında tekerlenen kuru çınar yapraklarını çiğneyerek yürürken, çıtırtılarında bazen Aragon’u düşünürüm. … Diyeceğim, her şeye rağmen şu hayat güzeldi… …Geçin delişmen anılarım ah senelerim benim Ve sen geldin, aylardan kasımdı…2 Sonra Attila İlhan, …Aylardan kasımdı üşüyorduk Ağacın biri bulvarda ölüyordu..3. Bu arada bazen ağaçlı...
“BİR BAŞKADIR” ve MÜTEVAZİ ÖNERİLER
1. Dizi filmlerin ulusal kanallardaki görünümü oldukça ilginç. Mahalle dizilerinin revaçta olmadığı, aile kurumunun öne çıkartılmadığı bunun yerine uzun ve sıkıcı, nereye gittiği belli, bir süre sonra hikayenin, sahnelerdeki çarpıcılıklara bölünerek, bunlara yerini bıraktığı bir dizi tarzı revaçta. İronik olan ise muhafazakar olduğu ve bunda da istikrarlı görünen bir toplum için kitle kültürü temsillerinin kaybolmuş...
‘Bir Başkadır’ın asıl göster(me)dikleri: Yüzleşemediklerimiz
Yazıya başlarken öncelikle şunu söyleyeyim, bu bir dizi analizi değil. Bir Başkadır’ın bana kalırsa asıl gösterdiği ekrana yansıyan değil, o yansımanın bulduğu karşılık; o yansımada kendini bulanlar, bulduğunu sananlar ya da kendine yer bulamayanlar, bulmak isteyenler diye başlayıp uzatılabilecek bir liste. Bir popüler yapımın bu düzeyde bir karşılık alması şüphesiz onun başarısıdır ama bu aynı...
Rasgelelik Nedir?
Altın arayanlar çok kazarlar az bulurlar. Heraklitos Giriş Bu yazı; anlama çabasını, anlayabilenlere aktarabilme çerçevesinde derlenmiş bir çalışma olmaktan öte herhangi bir amaca yönelik değildir. Evrende olup bitenleri anlama ve anlatma çabası içinde olan insan, ilgilendiği olay ve süreçlerle ilgili çeşitli modeller kurar ve bu modeller üzerinde çalışarak gelecekte ne gibi durumlar ortaya çıkabileceğini bilmeye...
BİR BAŞKADIR: GÜLÜN ADINI KOYABİLMEK
“Adın ne değeri var? Şu gülün adı değişse bile / Kokmaz mı aynı güzellikte?” Hıyar yoğunluklu demografimiz nedeniyle Türkçede daha çok “Salatalığa hıyar deyince adı değişir tadı değişmez” versiyonuyla [1] yer etmiş olan bu dizeler Romeo ve Juliet’te geçer. Söz konusu dizelerin, kült romanı “Gülün Adı”nın ismini koyarken Umberto Eco’ya ilham verdiği söylenir. Zaten kitap,...
BİR BAŞKA ‘BİR BAŞKADIR’ YAZISI: BURASI NERESİ?
En sonda söyleyeceğimizi en başından söylersek dizi, tam da bütün huzursuzluğumuzun tekinsiz bir sakinlik içinde olduğu bir zaman aralığında suyu bulandırarak bana kalırsa yapması gereken şeyi en iyi şekilde ifa etmiş görünüyor: bizi kendi açmazlarımız, duygu durumlarımız, ön yargılarımız ve kabullerimiz üzerine düşünmeye ve paylaşmaya itmek. Her şeyden önce Berkun Oya’yı bir kere bu açıdan...
FAŞİSTLERİ TAVŞANA ÇEVİRMEK
Abisi Yasin’in tutarsız sözleri karşısında Meryem bazen boş boş bakar. Yasin büsbütün sinirlenir ve “Kız ne bakıyon tavşan gibi?” der. Yıllar önce Köln’e yarım saat uzakta bir ofiste bir toplantıya katılmış, sonra sıkılmış ve “rahatsızlandım” yalanıyla otomobile gidip beklemeye başlamıştım. Bir an üşüdüm ve aracı çalıştırdım, farlar otomobilin önünde uzanan uçsuz bucaksız tarlayı aydınlattı. Önce...